TOKSİNLER 48 SAATTE DIŞARI ÇIKMALI.

10 Temmuz 2017 tarihinde eklendi, 4.600 kez okundu.

Vücudumuza yiyecek ve içecekler ile veyahut çevremizden bir çok toksik maddeler alıyoruz.
.
Bunları dışarı atabilmek sağlıklı olmanın en önemli kriteri .
.
Normal çalışan bir metabolizma 24 saatte bu toksinleri dışarı atabiliyor.
Dışkılama bu anlamda en önemli organik bir operasyon
Diğeri idrar ve diğeride terleme
Bunun yanında solunum ilede toksinleri dışarı atıyoruz.
.
EĞER ATAMAZSAK .
Dışkılamada yaşanacak sorunlar bu zararlı ve zehirli olan toksinlerin özellikle kalın bağırsaklarda kalması ,metebolizmaya sızmak için çaba içinde olmaları en riskli durumdur.
Eğer kalın bağırsak duvarınızda koruyucu duvar yok ise ,bu çok mümkün ve kolay olan bir durum toksinler için.
Kana karıştıklarında organlara ve dokulara gidip yerleşmeleri en basit iş onlar için.
.
KALIN BAĞIRSAK EN KRİTİK YER.
Kalın bağırsaklara ilişkin sürekli vurgu yapmamız bu yüzden .
.
Hastalıkların başlangıç yeride diyebiliriz.
.
Kalın bağırsak florasında majör sayıda bulunan bifidobacteriumları bunun için ön plana çıkarıyoruz.
Hem koruyucu bir görev üstlenmeleri hemde savaşkanlıkları nedeniyle çok iyi bir dostumuz bunlar.
Nitelik ve nicelik olarak bu probiotik bakteriler öncelikle ve önemlilikle mutlaka alınmalıdır.

Bağırsakları BORU olarak gören anlayışlar ,buradaki organik bileşimleri ve mikrobiyal florayı hiç dikkate almadan boruyu açmaya çalışırlar.Lavman ve diğer yapılan tüm müdahaleler bu florayı yok eder ve bağırsak duvarındada savunmasız ,saldırıya açık bir durum oluştururlar.
.
Bazen söylenen önce temizlik olmalı ,sonra probiotikler alınmalı görüşü sakat bir görüştür.
Zaten probiotiklerin en önemli görevi toksinlere karşı duvar oluşturmak ve sonrada bunları etkisiz hale getirip dışarı atmaktır.
.
Probiotik bilinci olmayanların önerileri bu anlamda her zaman sağlıksız olarak zarar vericidirler.
.
SU İÇİYORMUSUNUZ ? TERLİYORMUSUNUZ ?
Diğer yandan idrarla ve terleme ile toksinleri dışarı atmanın tek ve en önemli yanı SU İÇMEKTİR.
en az 2 lt içilmesi gereken su ,nitelikli olmalıdır.
Yani mineral zenginliği olan sular tercih edilmelidir.
Filtre edilmiş veya saf hale getirilmiş suların yararı yok ,hatta zararları vardır.
Hele susadığınızda meyve suları veya diğer yapay aromalı içecekelr ile yetiniyorsanız almanız gereken suyu almıyor ve kendinize daha çok engeller koyuyorsunuz demektir.
.
Toksinleri her yerden atmak için metabolizma çaba gösterirken biz ona yardımcı olmalıyız.
Saçlardan ve deriden bile atılmaya çalışılan toksinler ,eğer saçlar boyalı ise ,eğer deride kimyasallar var ise nasıl dışarı gidecektir.
.
Deride ve saçlardaki pH 5.5 civarında olduğunda sağlıklı bir ortam var demektir.
Bu ortam probiotik bakterilerinde canlı ve aktif yaşayacakları bir ortamdır.
Metabolizmanın normal çalışmasını sağlamak yerine ,toksinleri atmak için yapılan yoğunlaştırılmış müdahalelerin hepsi gelip geçicididir.
Bir sistem bozulmuş ise bu sistemi tekrar yeni baştan kurmak ve oluşturmak varken ,bunun yerine anlık boşaltım ve deşarj veya atılım yapılacak bütün yöntemler sonuçsuzdur,aldatıcıdır.
.
Amaç doğal olarak zaten varolan ve bozulan sistemi tekrar geri kazanmalıyız .
.
Bu sistem organik ve mikrobioyal bir sistemdir..
.
Bağışıklık sistemi diye ağızlarda sürekli pelesenk olan sisteminde en önemli yanıdır